Işığın Dans Ettiği Arkeolojik Bir Ada - Delos


Gecikmiş bir postu nihayet yapabilmenin sevinci içerisindeyim. Mykonos gezimizde kültürel bir aktivite de yapmamak olmazdı, özellikle tur rehberimiz Mykonos'a yarım saat mesafede arkeolojik bir açık hava müzesi olan Delos adasından bahsettikten sonra.  Biz de günübirlik tekne ile gidilebilen adayı ziyaret etmeye karar verdik. Hem arkeolojik hem de mitolojik olarak oldukça önemli bir yere sahip olan Delos adlı ada M.Ö. 2000’li yıllarda başlayan yerleşimle sonrasında (M.Ö. 700'lerde) ticaretin ve sanatın oldukça geliştiği, zengin bir yer haline gelmiş. Efsaneye göre tanrı Apollon ve tanrıça Artemis burada doğmuş.



Ada güneşi o kadar güzel bir açıdan almaktaymış ki  evlerin avlularının üstü açık olmasına rağmen penceresiz diğer odalar da aydınlanabilmişler. Işık tanrısı Apollon ve Artemis de burada doğduğu için adaya  “parlak” anlamına gelen Delos adı verilmiş. Diğer bir efsaneye göre de Apollon burada doğana kadar ada serbest olarak yüzüyormuş ancak ışık tanrısının doğumundan sonra deniz tabanından sütunlar yükselerek bulunduğu noktaya sabitlemiş :) 



Günümüzde yerleşimin olmadığı adadaki antik Yunan Çağı’na ait heykeller, zeminlerde korunan mozaiklar ve 4000 yıldır bozulmadan zamana direnebilmiş taş duvarlar oldukça dikkat çekiciydi.

Rehberimizin anlattığına göre ada zamanında ticarette çok gelişmiş ve refah içinde bir liman kenti olduğundan korsanlar ve yağmacı kavimler tarafından sık sık saldırıya uğramış.  Demokratik bir rejim altında birçok dine hoşgörü ile yaklaşan Delos, önemli bir siyasi ve inanç merkezi olmuş. Feribottan inince karşımıza çıkan meydan:







Burası oldukça zengin bir ev, Dionysos'un evi... Sütunların bulunduğu kısım avlu, tepesi açık olduğundan ışık buradan girerek evin avluya açılan diğer odalarını da aydınlatıyor.




Avluda yerdeki mozaiğe dikkat :) Dionysos'un pantere bindiği mozaiğin orjinali adadaki müzede bulunuyor, yerde replikası bulunmasına rağmen gerçeğinin de en az resimlerdeki kadar bozulmadan günümüze ulaşmış olduğunu söyleyebilirim.


Evin içinde karşılıklı çapraz köşelerde yer alan kuyular. Ev halkı su ihtiyacını buradan karşılıyor ve banyo burada yapıyormuş.



Adadaki zengin yerleşim birimlerinden birisi. Nereden mi belli? Delos'taki evlerin çoğunda pencere yoktu. Pencereli bir ev demek, evin dönemin ileri gelenlerine ait olduğu anlamına geliyormuş.



Şimdi de bir ev ve içinden yukarıya doğru çıkan merdivenlerle karşılaşıyoruz. Bu da evin sahibinin oldukça varsıl olduğu ve evin dubleks olduğu anlamına geliyor :) refah seviyesi ile orantılı olarak adada mimari de gelişmiş.



Burası günümüzdeki Prada, Gucci gibi lüks bir mağazaymış. Kapı eşiğinde taşları birleştiren metal bantlar bunun kanıtı. Ayrıca mağazada diğer mağazalardan farklı olarak niş ve kuyu da bulunuyor. İçerisinde korumak istedikleri lüks ürünler bulunuyormuş. 4000 yıl öncesine ait moda kokan bir yer bulur da fotoğraf çektirmez miyim? :p


Şehrin suyunu tedarik ettiği sarnıçlar...


Efes'le kıyaslandığında ufacık kalan bu antik tiyatro adanın yüz ölçümü düşünülünce o kadar da küçük değil. Rehberimiz bize burada arka planda orkestranın çaldığı kısmı gösteriyor. Önde de sanatçılar yer alırmış. Günümüzde ikiyüzlü anlamında kullanılan hipokrat kelimesi maske takan demekmiş ve o dönemde sanatçılara verilen isimmiş. Bunun sebebi maske takarak farklı yüzlere bürünmeleriymiş.


Burada aynı zamanda olimpiyatlar yapılırmış ve günümüzde spor salonuna verilen isim olan gymnasium kelimesi aslında çıplak demekmiş. Dönemde sporcular çıplak olarak olimpiyatlara katılırmış, bu yüzden kadınların olimpiyatları izlemesi yasakken serbestçe tiyatroyu izleyebiliyorlarmış.






Delos’ta kadınlar günlük hayatta çok fazla aktif değillermiş ancak doğurganlıkları sebebiyle kutsal sayılıp tanrıyı temsil ederlermiş. Şehirde gelişmiş kanalizasyon sistemi, kambiyo bürosu ve sarnıçlar varmış ancak ticaret çok geliştiği için defalarca işgal edilmiş ve her yer darmadağın edilmiş.










Romalı’lar Antik Yunan’ın tüm medeniyetini kopyalayarak günümüze kadar getirmiş. Aşağıdaki taşta yer alan alfabe günümüzde Yunanistan’da kullanılan alfabe ile aynı. Tur rehberimiz 6 yaşındaki oğlunun heykellerin üzerinde yer alan yazıları okuyabildiğini belirtti.




Aşağıda yer alan sütunlar "Kleopatra Evi"ne ait. Evdeki heykellerden birisi sütunun arkasında kalarak kapandığından fotoğrafta gözükmüyor. Varsıl bir tüccar kendisinin ve eşinin heykelini yaptırarak evlerinde sergiliyormuş. Eşinin adı "Kleopatra" olduğundan arkeologlar bu eve "Kleopatra Evi" adını vermiş.


Apollon Tapınağı'nın kalıntıları... Apollo Tapınağı'nda yer alan sunaklarda dört yılda bir 100 adet öküz kesiliyormuş. Herkese eşit davranılarak tapınaklarda et ve şarap dağıtılıyormuş.



Kutsal göle giderken geçilen meşhur aslanlı yol... Apollo’nun doğduğu yere giden yol üstünde 9 aslan var bunun hamileliğin 9 ayını temsil ettiğine inanılıyor.



Delos adası 5m2’lik yüz ölçümüne sahip bir ada olmakla birlikte batısında Rineia adlı bir ada ile birleşiktir. Antik dünyada kutsal olan Delos adasında doğum ve ölüm yasak olduğundan  hamile kadınlar bu adaya giderek doğum yaparmış. Aynı şekilde ölenler de orada defnedilirmiş. Günümüzde de buna saygı duyulduğundan doğum ve ölümle ilgili eserler Delos’ta değil Mykonos’ta sergilenmekteymiş. Şimdi de gerçek eserlerin yer aldığı müzeye bir göz atalım...














Delos şehri antik çağda borsa ve kuyumculuğun başkenti olduğundan müzede bulunan takıların işçilikleri son derece ince ve güzel. Şahsen ben saç tokaları, yüzükler ve kolyelerin hepsine hayran kaldım :)


Şehrin maketi;


Ve güneşin altında geçirilen saatler sonunda yorgun düşmüş Giz...


En eski açık hava müzesi olan Delos'tan keyif almış olmanız dileğiyle.. :)


CONVERSATION

24 comments:

  1. Gizem'cim, bana harika bir aksam gezisi yaptirdin, ustelik gunesin yorgunlugu olmadan;))
    Yuzlerce yil once yasanmis yerlerde yurumenin, neler yasandigini ogrenmenin, hissetmenin tadi bambaskadir.
    Delos'u bilmiyordum ama simdi gitmeyi cok istedim.
    Oyle guzel anlattin ki bir de!
    Gymnasium'un anlamini, ilk hipokrat'lari, Prada magazasini:)) Ilk senden ogrenmis oldum. Buyuk keyif duydum bu post'undan. Giz'li Teras'in aksam keyfi gibisi yok!
    Cok tesekkur ediyor, opuyorum canim;)

    YanıtlaSil
  2. Zamanı düşündüğümüzde ne kadar iyi korunduğunu daha iyi anlıyoruz.

    Sevgiler Giz.

    YanıtlaSil
  3. hıh işte ben de tam onu dicektim,nasıl dayanmış o yapılar 4000 yıl ya,o kadar afet,savaş geçirdikten sonra.görülesi bir yermiş gizcim.paylaşım için teşekkürler,xoxo

    YanıtlaSil
  4. ben çok keyif aldım canım. bu tür gezi postlarına bayılıyorum..

    YanıtlaSil
  5. canım o kadar keyifli anlatmışsınki bir çırpıda okuyuverdim. Delos'a gitmiş kadar oldum inan. Zaten senin gezi postlarının hepsinde aynı şeyi hissediyorum.

    Taş duvarların asaletine hayranımdır. Daha önce hiç bilmediğim şeyleri de öğrenmiş oldum. Çok güzel bir post olmuş emeğine sağlık canım

    YanıtlaSil
  6. giz'im yine çok keyifli bir post olmuş.okadar güzel ve detaylı anlatmışsınki,gidip görmeden bu kadar bilgi sahibi oldum,teşekkür ederim... :)

    YanıtlaSil
  7. canım benim çok aydınlatıcı bir yazı olmuş gerçekten. sonbaharın kendini hissettirdiği şu günlerde yazdan kalma kareler çok iyi geldi. sayende dolaştım o anıtların arasında

    YanıtlaSil
  8. süper bi post olmuş yine :)

    YanıtlaSil
  9. süper bi post olmuş yine :)

    YanıtlaSil
  10. Giz'cim açık hava müzelerine bayılırım ben bir de rehber keyifli bir anlatımla destek verirse sanki o zamanları yaşamış gibi oluyorum. Detaylı çekilmiş fotoğrafların ve anlatımın sayesinde gezmiş kadar oldum çok keyifli geldi çoook öpüyorumm :)

    YanıtlaSil
  11. oralara gidesim geldi giz'cim :) Ne guzel yerlermis, cok keyifli bir post oldu tatlm, senin sayende guzel bir yer daha kesfetmis oldum tatlm :)

    YanıtlaSil
  12. nsl her detayı hatırlıyosun, harikasın, oraya gidesek rehbere ihtiycımız olmıcak, herseyi oğrendik:))

    YanıtlaSil
  13. Ah tatlim,senin anlatiminla begenmez olur muyum bu postu,kultur dolu ,dolu dolu bir post olmus.Hani bitmesin dediklerimizden.
    Gitmek gormek baska, burada bizimle paylasmak daha baska,gitmis kadar oldum bende...
    Sen de cok hossun her zamanki gibi,yorgun olsan da ^_^

    Opuyorum canim ^*^

    YanıtlaSil
  14. harika bir post olmuş canım.görsel şölen yaşadık sayende.yerdeki mozaikler muntazamn güzellikteler.inci gibi parlayan bu şahane hava müzesine bizi götürdüğün için teşekkürler canım :)

    YanıtlaSil
  15. süpermis :) gezmis kadar oldum cnm <3 resimler & paylasim icin tskler !

    YanıtlaSil
  16. sayende gitmiş gibi oldum cnm, çok güzel bir posttu :)

    YanıtlaSil
  17. canım yazı ve fotoğraflar adeta turistik geziye çıkmışım da rehber eşliğinde inceleme yapıyor hissi yarattı bende.Çok keyifli bir post olmuş Giz'im ellerine sağlık :)

    YanıtlaSil
  18. canim cok güzel yerler insallah bir gün bende gezerim buralari esim ve kizimla birlikte :) cok güzel fotograflar ve cok güzelsin :) öpüyorum seni :)

    YanıtlaSil
  19. SvG'cim hehe güneş yorgunluğu son karede beni bitap düşürdü zaten :) Biz de Dehan'la bu kadar eski, günümüze kadar gelebilmiş bir yeri merak ederek bir günümüzü ayırdık, iyi ki de ayırmışız dedik. Keyif alman çok mutlu etti beni canım benim, bu güzel sözler için asıl ben teşekkür ederim öpüyorum kocamaan :)



    İçimden geldiği gibi, yaşanmışlığın dokunuşunu taşıyan güneşin üstünde parladığı bu adada zamanın izini sürdük :)

    YanıtlaSil
  20. Gülümse'cim M.Ö. 2000'lerde insanlar gelmeye başlamış asıl yapılar M.Ö. 700'lerde inşaa ediliyor ama ona da hayret ettim ben açıkçası :) bu kadar iyi korunabildiği için bugün dünyanın dört bir yanından turistler geliyor yoksa kalıntılar açısından Efes'imiz çok daha hayranlık uyandırıcı bence canım :)



    Modavesaire, çok teşekkür ederim tatlım :) ben de yeni bir yer keşfederken o yaşadığım heyecan kadar gelip burda sizinle paylaşabilmek için de aynı heyecanı duyumsuyorum :)



    Tubitos'cum çok teşekkürler tatlım böyle düşünüyor olman beni çok mutlu etti :) Bir süre yeni geziler yapamayacağım ama sonrasında yeni postlarımı yaparken bu güzel sözler olacak hep aklımda :)))

    YanıtlaSil
  21. Sevda'cım çok teşekkür ederim tatlım, güneşin en güzel doğduğu bu arkeolojik adayı bu şekilde yaşatabildiysem ne mutlu bana :)))


    Elif'cim inan isteyerek olmadı bir türlü fırsat bulamadım ve yazdan kalma bu kareler sonbahara kaldı :) çok sevindim beğenin için tatlım öpüyorum çok :)



    Rococosh'cum çok teşekkür ederim canım :)

    YanıtlaSil
  22. Did'cim çok teşekkür ederim, gittiğim yerlerdeki en hoş detayları fotoğraflamak ve orasının hikayesini kendi süzgecimden geçirerek paylaşmayı çok seviyorum ne mutlu bana okuyanlar keyif alıyorsa :) Öpüyorum canım çok...



    Sedy'cim oralar gerçekten çok hoş görmeye değer ama Mykonos'a gidip de 1 gününü bu geziye ayıran insan sayısı (genç insan) çok az :)Ben de ne olur olmaz diyerek size yaşatabilmek adına bu postu hazırladım tatlım :p öpüyorum çok :)



    Aysun'cum bahsetmediğim tek şey gidiş yolunca feribotun biraz fazla salladığıydı, oralara gidin ama Delos'a bebişle aman diyorum tatlım :/

    YanıtlaSil
  23. Ferah Feza'cım çok teşekkür ederim bi tanem güzel sözlerin için :) son karede artık bitap düşmüştüm doğal bir şekilde bunu yansıttığı için seçtim, ne hoş yorumlamışsın tatlım oraları görmek keyif verici ama burada anlatmak da aynı şekilde :) öpüyorum çok canım benim :)



    Pembe fiyonk, asıl ben teşekkür ederim canım benim :) o dönemde dahi evlerin bu kadar süslü ve ihtişamlı olmasına ben da hayran kaldım en çok da mozaiklere tatlım :)


    Civciv'cim beğenin için teşekkür ederim tatlım, öpüyorum kocamaan :)

    YanıtlaSil
  24. Lamina'cım çok teşekkürler canım :)


    Rebel'm böyle düşünmene çok mutlu oldum tatlım, rehberin anlattıklarını detaylı olarak not aldım ve postu bunlar ışığında hazırladım canım :) çok teşekkürler beğenin için canım :)



    NeslinName, çok teşekkürler tatlım :) Oraya gidene kadar böyle bir yerin varlığından bizim de haberimiz yoktu, gezilecek ne güzel yerler varmış dedik sana da kısmet olur inşallah gezmek canım benim :) öpüyorum çok...

    YanıtlaSil