Ada demek, bembeyaz çiçeklerden örülmüş bir taç alıp yaşınızın 30 olmasına bakmadan tüm adayı onunla dolaşmak demek…
Ada demek, daha vapura biner binmez
suyun köpükleri arasında Pazartesi hiç gelmeyecekmiş gibi hafif hayallere
dalmak demek…
Ada demek, fayton demek…
Ada demek, Aya Yorgi’ye nefes
nefese yürüyüp sonra müthiş leziz yemekleri manzaraya karşı yemek demek…
Bir de davetsiz minik misafirlerle
paylaşmak demek ;)
Ada demek, saatlerce bisikletle
gezip rüzgara karşı yokuş aşağı kendinizi bırakıp eski Rum evleri arasında
kaybolmak demek…
Ada demek, etrafı sularla çevrili bu kara parçasında
zamanı unutup 1905’ten kalma bir salonda sırrı kaçmış aynaya bakarken sadece “o
anı” yaşamak demek…
Ada demek, günübirlik gelip son vapuru yakalamak için
acele iskeleye koşturanlara inat geceyi de bu sakinliğin içine gömülüp şehir
ışıklarını izleyerek geçirmek demek…
Ada demek, Atatürk’ün zamanında
dans ettiği Splendid Palas otelde kahvenizi yudumlarken denize karşı dalıp dalıp gitmek
demek... Ada demek, balık, waffle, dondurma
yemek, doya doya adaçayı içmek demek :)
Kısacası, ada demek, benim için her şeyden
uzak geçen keyifli bir haftasonu demek :)
Süper özet :))
YanıtlaSilKeyifliydi Ada'ya gitmiş kadar oldum. Bu arada o 30 yaş beni de geçenlerde düşündürdü. Ne çabuk 30 oldum ama ben daha küçük bir kız gibi ee beklemeyin benden o yaşın olgunluğunu, o yaşta sahip olunması gerekenleri filan die söyleniyordum içimden :)
YanıtlaSiladaya gidesim geldi :)
YanıtlaSilNe güzel anlatmışsın..
YanıtlaSilnefis fotoğraflar...gitmek istedim.
YanıtlaSilDoyamadım fotoğraflara bakmaya 😍 blog işini hobi olarak yapmanız büyük haksızlık güzelliğim. Bu işi o kadar iyi yapıyorsunuz ki, tüm enerjinizi buna kanalize etseniz birde daha mükemmelini düşünemiyorum. Buyukada'ya hic gitmedim ama bu fotograflardan sonra muhakkak butun rituellerini yapmak icin sabirsizlandim. Isinlanip oraya gitmek istedim. Bize boyle guzellikler sunup, hayatimizin karanligindan sokup aldigin icin guzel olan hersey de hep seni bulsun diliyorum ve cok opuyorum..
YanıtlaSilİçim açıldı doğrusu, ada gezilerine bayılırım. Bizim favori adamız da sakinliği sebebiyle Burgaz ada ayrıca sahilde yaptığımız kahvaltı bir ömre bedel:) Gizemcim bu güzel post için teşekkürler...
YanıtlaSilCanim Giz...Ne de guzel hissettirdin...
YanıtlaSilah ne güzel bir hava estirdin bize giz'im. Atatürkün kaldığı otelin adını
YanıtlaSilda yazsaydın keşke. bu arada bizim kasabayada gelin bir haftasonu, ne güzel olur :)
Cidden adaya gidesimiz geldi Gizemcim :) muhteşem fotoğraflar ne iyi yapmışsınız.İstanbulda yaşamanın belkide en iyi avantajı adalar,kıymetini bilin bence :)
YanıtlaSilAda bizim için de bir gelenektir, her sene gittiğimiz için :) Bu sene daha açılışı yapmadık, biraz daha begonviller açsın istiyoruz :)
YanıtlaSilAdaya daha önce gitmeme rağmen, yeni bir yer keşfediyormuş heyecanıyla okudum yazdıklarını
YanıtlaSilİstanbul'a her gidişimde gitmek isterim illa. Hoş bir haftasonu olmuş ne güzel.
YanıtlaSilYaş 30 konusuna gelince, asıl 30'dan sonrası fena. Bir ay sonra 32 olacağım :( Bi çok kereler yaşımı sorduklarında 30 dediğimi farkedip düzelttim. Alışamıyor insan 30'dan öteye.
Ne kadar güzel fotoğraflar böyle, anlatımına da ayrı bayıldım, bu harika karelerle bize de bir ada havası aldırmış oldun Giz'ciğim ne iyi ettin çok teşekkürler! Öpüyorum seni!
YanıtlaSilÇok güzel anlatmışsın canım:)ada benim için de huzur demek :)uzaklaşmak istediğim zaman,aslında çok uzak olmayan ama bana kendimi çoook uzaklardaymışım gibi hissettiren sihirli bir yer demek:)
YanıtlaSilResimler yine şahane)Doyamadım bakmaya♡
Sevgiler