"In love, no one can harm anyone else; we are each of us responsible for our own feelings and cannot blame someone else for what we feel. It hurt when I lost each of the various men I fell in love with. Now, though, I am convinced that no one loses anyone, because no one owns anyone. That is the true experience of freedom: having the most important thing in the world without owning it."
Paulo Coelho’nun 11 Dakika’sını okurken en çok bu satırları sevmiştim. Aşkta kimsenin kimseye zarar veremeyeceğini ve aslında davranışlarımız olduğu kadar duygularımızdan da bizim sorumlu olduğumuzu çok yalın bir ifadeyle anlatıyordu. Acı çekince, canımız yanınca önce hep karşımızdakini suçlarız, “canımı yaktı” deriz ama aslında canımızı yakan başta edindiğimiz sahiplenme duygusudur. Aslında kimse kimseyi kaybedemez çünkü kimse kimseye sahip olamaz. En değer verdiğimiz insan beraberimizdedir ama bizim değildir. Gerçek özgürlük de budur. Sevdiğimize sahiplenmeden sahip olmak. O özgürlük içerisinde bizimle kalmayı seçmesine izin vermek...
tam isabet, aynen öyle :D cok güzel bir söz
YanıtlaSilçok güzel demiş, bu kitabını okumamıştım merak ettim bak ^_^
YanıtlaSilSayende paulo coelho'yu tanidim:p
YanıtlaSilKitabi Brida'ya bayildim:)
Bu kitabini da okumaliyim:)
paylasim icin tskler tatlimm:)
evet çok güzel ve gerçek olmasının yanında biz insanlar için yapması neredeyse imkansız bir duygu.
YanıtlaSilher şeyi sahipleniyoruz,kedimizden tokamızdan sevgilimize kadar.
blogunu yeni kesfettim cnm, cok cici !
YanıtlaSiltakipcinim artik <3
sevgiler
civciv
:)Çok düşündürücü ve gerçekçi paulo coelho'nun tesbitleri, ama hangi çoğrafyada yaşadığımızı, bağlayıcı örf idefikslerimizin rahmenini de unutmayalım:)
YanıtlaSilDoğum Günün Kutlu Olsun Hayatım, Daha Nica Yıllarda Yazışmak Dileğiyle :) öperim
YanıtlaSilChunLi Beauty tatlım sana sonuna kadar katılıyorum :) sevdiğimizi özgür bıraktığımız ölçüde bizim oluyor aslında.
YanıtlaSilMatissera, canım çok ilginç bir konusu var ama ayrıntılar çok güzel işlenmiş. Hayatın onu getirdiği noktada para karşılığı erkeklerle birlikte olan bir kadının aşkı arayışı anlatılıyor. O kadar yalın ki, kadını okurken yargılamıyor insan.
Rory'm tatlı babym Brida'yı bitirdiğini bilmiyordum :)) beğenemene çok sevindim tatlım, 11 dakika da güzeldir ama ben "Veronika ÖLmek İstiyor"u çok beğenmiştim. Ölmeden önce okumanız gereken 1000 kitabın arasında var :P
YanıtlaSilBlush, tatlım zaten o sahiplenmeyi bırakabildiğimiz noktada her şey çok farklı olurdu diye düşünüyorum. Bu başıboş bırakmak değil ama sık boğaz etmemek ya da pranga takmamak. :))
Civ civ bloguma hoş geldin tatlım :)) Umarım keyif alırsın:) ben de takipteyim canım ;)
YanıtlaSilNida Ersin, buna da sonuna kadar katılıyorum içinde bulunduğumuz coğrafya ve adetler çok bağlayıcı ama onların içinde bile bir nebze olsun uygulanabilir sonuçta iki kişi arasındaki ilişki bu diğer insanlara belli bir noktaya kadar düşünülmeli :)
Pembe Esinti çok teşekkürler tatlım benim ilk kutlayan sen oldun :)) Nice mutlu senelere berabere inşallah, kocamaaaan öpüyoruuuuz sizi muuuuuck :)))
YanıtlaSilhaklısın aslında kuzu.karşımızdaki insanı ne kadar çok sahiplenip,sanki sadece bize aitmiş gibi davranırsak ardından gelen yıkım daha ağır olur.
YanıtlaSilen güzeli sevgiyi bile çok abartmadan gerektiği kadarıyla yaşamak:)
işte mutlu olmak da bu kadar basit aslında.
YanıtlaSilStory'm hem öyle hem de karşımızdakini sahiplenmemiz aslında bir illüzyon, kimse kimseye gerçekten istese de sahip olamaz babym yanında olabilir sadece :))
YanıtlaSilSallamacay öyle canım, uygulayabilsek aslında bu kadar basit :)